Dün gece Libreville’e geldik. Geldik derken, Ekrem’le ben geldik. Ali ile Tuba İstanbul’dalar, Ali hafta içi yaz okulunda, hafta sonları tam gaz futbol. Gündüz, bizim Vakfın buradaki okulunun bahçesinde Daniel’le karşılaştık. Topunu almış, okul bahçesine futbol oynamaya gelmiş, ama başka arkadaşı yok, havası inik topuyla bir başına koşturuyor. Ekrem’le oynadılar azıcık. Sonra akşamüstü okyanus kenarında […]
Quidditch
Pamuk Prenses’in gerçek adını açıklıyoruz!
Ali’den tatil ödevlerinin gerilimini doğum günü sürprizleriyle harmanlayan eğlenceli bir kısa öykü: YEDİ CÜCELERİN HEDİYESİ Duygu çok korkuyordu. Ormanın ortasında yalnız başına kalakalmıştı. Biraz ileride önünde kocaman bir masa olan küçücük bir kulübe gördü. Masanın üzerinde tam yedi tane miniminnacık telefon duruyordu. Duygu kulübenin tam karşısındaki çeşmenin arkasına gizlenip bu tuhaf yeri gözetlemeye […]
İyi ki doğdun Parktan Güzin!
Daha önce anlatmıştım, Ali yeni konuşmaya başladığı zamanlarda, arkadaşlarımızdan bahsederken Dede Korkut’un izinden giderek boy boylayıp soy soyluyordu: Fazıl Kanyılmaz değil, Bagıg Tapetiyavn, Halil Portakaloğlu değil, Mandalinaçocuğu… İlk tanıştıkları andan beri bizden bağımsız, kendi arkadaşı bellediği Güzin’i de “Payktan Cuzin” olarak kaydetmişti kütüğe. Diğer faniler gibi etten kemikten değil, kaydıraktan, salıncaktan, tahterevalliden, sâfi eğlenceden müteşekkil, üstelik kanlı […]
Yadigârlar…
Annem bu kazağı bir yerlerde görmüş, pek hoşuna gitmiş, torunlarına örmeye karar vermiş. Örneği çıkarttı, yünlerini seçti, bana da dedi ki: “Belki seninkinin doğumunu göremem, görsem de o zaman örmeye mecalim olur mu olmaz mı belli değil, şimdiden senin çocuğun için de örüp bir kenara koyacağım.” Sonra da sahiden dediği gibi oldu. Ali 4 yaşındayken, […]
İade-i ziyaret…
Bayram namazına gittik Ali’yle. Sabah namazını evde kılıp çıkmamıza rağmen, birazcık uzun buldu ve uykusu geldi ama Allah’tan yanımıza araba dolu bir çanta almıştık ve hava da şahaneydi. Böylece önce büyük bir heyecanla çıktığımız üst katta sıkılınca hemen dışarıya attık kendimizi, havadar havadar karşıladık bayramı… Namazdan sonra, “babaannenin bahçesine” de uğradık elbette, ilk kez… […]